20 Ağustos 2012 Pazartesi

İYİLİK VE KÖTÜLÜK


Bu dünyada sadece iyiler ve kötüler vardır. İyi olmak çok zahmetsiz olmasına rağmen nedense çoğunluk hep kötü olmayı tercih eder.
 İyi olmak için susmanız, elinizde olanla yetinip, paylaşmayı bilmeniz yeter aslında. Paylaşamasanız da bilmeniz yeter. Sevmeniz yeter iyi olmak için. Elinizi bir omuza koymanız yeter, gülümsemeniz yeter, içten gelen bir hoşçakal, güle güle, günaydın vs diyebilmek yeter iyi olmak için. Hem iyi olmak huzur verir, emin olun egonuzu tatmin ettiğiniz andaki doygunluktan çok daha fazlasını verir size iyi olmak. İyiler görür gökyüzünün, denizin en güzel mavisini, iyiler görür çocukların gülen gözlerini, iyiler bilir “seni seviyorum” demenin kıymetini, iyiler bilir sevilmenin kıymetini.  
Kötü olmak ise hakikaten zordur, birilerinin üzerine basıp yükselmeniz gerekir, kötü konuşmanız gerekir, çalmanız, çırpmanız gerekir. Kötü olmak için, en yakınınızdakine en uzak olmanız gerekir. Kötü olmak için yüzüne güldüğünüz insanların arkasından konuşabilme aşağılığının üstesinden gelmeniz gerekir. Kötü olmak için dün ne olduğunuzu unutup çevrenizdekileri küçük görebilecek kadar zayıf bir hafızaya sahip olmanız gerekir. Kötü olmak için söylediğiniz yalanların yalan olmadığına kendinizi de inandırabilmeniz gerekir. Sahtedir kötülerin mutlulukları, anlıktır, alıntıdır. Sevmeyi bilmez kötüler, aşk uğramaz onlara.

Velhâsıl-ı kelam kötü olmak zordur azizim, nedendir bilinmez; hep zordan kaçan insanoğlu burada zoru tercih eder...
                                                                                               İsa Güneruz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder